İnsanoğlu yaratıldığından bu yana bir şekilde kendiliğinden örgütlenmiş ve kendi kendisine kurallarını oluşturup yaşamını sürdürmüştür. Fakat belli dönemlerde insanlık kendi arasında ihtilafa düşüp kutuplaşmış ve güçlü ve zeki olan taraf güçsüz tarafı ezmeye çalışmıştır. Böyle dönemlerde güçsüzlerin tarafından çıkan liderler ezilenlerin haklarını savunup ve ezilenlerle verdikleri mücadelede ezenleri yenip ezilenlerin safını değiştirmişlerdir. Ama insan doğası kollektif akıl ve güçle eline geçirdiği liderliği arkasında duran halk yığınlarını ezmek için kullanmışlardır. Yani geldikleri yeri unutmuşlardır. Dünya tarihinde ezilen halkların haklarını savunduğunu iddia edip mutlak gücü eline alınca vakti zamanında haklarını savunduğu halkları ezen bir çok diktatör mevcuttur. Bu durum komünizmle sosyalizmle veya kapitalizmle yönetilen ülkelerin hepsi için geçerli bir durumdur. Bu yönetimlerin liderlik vasfına sahip olmayan halkları için aslında değişen hiçbir şey olmamıştır. Onlar diktatör zamanında da güya demokrasi veya kollektif akıl zamanında da hep ezilen tarafta bulunmuşlardır.
Yukarıdaki yazı George Orwell'in Hayvanlar Çiftliği kitabını anlatıyor. Yazar yukarıda yazdıklarımı hayvanlar ve insanlar olarak ele almış. Tek fark bu. Domuzlar, koyunlar, atlar, tavuklar vs. Hayvanlardan oluşan çiftlik domuzların liderliğinde kendilerine zulmeden insanı çiftlikten kovmuş ve çiftlik tamamen hayvanlara kalmıştır. Artık hayvanlar ortak kararlarla çiftliği yönetmeye başlamışlardır. Fakat daha zeki olan domuzlar domuzluklarını yaparak yönetimi ele geçirdikleri çiftlikteki hayvanlara eziyet etmeye başlamışlardır. Yazar bunu hayvanların yaşamıyla bize aktarmış. Örneğin çiftlikte tüm hayvanların çabası ile üretilen elmalar tüm hayvanlara dağıtılmak yerine sadece akıllarıyla çalışan domuzlara verilmiştir. İşte bu kitap her ne kadar hayvanları ve onların çiftliğini anlatıyor gibi görünse de insanlık tarihinin en büyük dertlerinden biri olan dikta rejimlerini konu edinmiş ve tüm kitap boyunca bu rejimleri domuzlar üzerinden eleştirmiştir.
Sizi sıkmayacak bir kitap. Kesinlikle tavsiye ederim. İyi okumalar.
Diğer roman incelemelerim için tıklayın.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yazılarımı okuduktan sonra lütfen yorum yapmayı ve yazılarımı paylaşmayı unutmayın.