KUŞATMA- MUSTAFA GÜLDAĞI

Son dönemde Lopus Yayınevinden çıkan kitaplar raflarda oldukça dikkatimi çekiyor. Halil Yaşar Kollu kitaplarından sonra Mustafa Güldağı'nın Kuşatma isimli kitabını da okumuş oldum. Kitabın kısa bir özetini aslında son sayfalarda yazarımız gayet güzel özetlemiş. Kitap, Endülüs'ü, Haçlı Seferlerini, Osmanlıyı ve son olarak da günümüzü anlatmış. Bu dönemde Türk ve Müslüman dünyası üzerinde oynanan oyunları anlatmış. Endülüs, Haçlı Seferleri ve Osmanlı bölümünde bir nebze tarih kitabı havası veren kitap özellikle son bölümlerde siyasi bir kitaba dönüşmüş bence. 
Kitapta genel olarak olaylar ve kişiler üzerinden tarihi olaylar anlatılmış. Daha doğrusu bu olayların perde arkası anlatılmış. İşte bu perde arkasından çok dikkat çekici bilgiler mevcut. Bu bilgiler ne kadar doğrudur ve ne kadar tarafsızdır orasını bilemem. Fakat bazı bilgileri başka yerlerden de okumuşluğum öğrenmişliğim var.
Kitapta Türklerin ve Müslümanların üzerinde her mecrada (cephede, toplumda, siyasette, film sektöründe, dilde vb.) batılı devletler tarafından yapılan uygulamalar veya yıkma/değiştirme politikaları örneklenerek sunulmuş okuyucuya. Örneğin Everest Dağı'nın adı nereden gelmektedir? Bunu kaç kişi biliyor acaba günümüzde. Bunu kitaptan bir alıntı ile cevaplamak istiyorum.
"George Everest, ilköğretimini harita konusunda uzmanlaşarak  tamamladıktan sonra Askeri Akademi'ye yazıldı. Daha sonra Hindistan'a atandı. Hindistan'da generalliğe yükseldi. Unutmayın, İngilizler bir yeri işgal ettiklerinde oraya hemen bir haritacı atarlar. Bu haritacılar sosyolog ve din uzmanları ile ortak çalışarak İngilizlerin çıkarına uyacak şekilde bölme ve parçalama işlemleri yaparlar. Yeni bir harita çıkarırlar. General George Everest bu haritacılardan biridir." Everest Dağı'nın önceki adı da Çomolungma imiş. 
Aslında alıntılarım kitabın bir özeti gibi. Alıntıları okuyarak ne ile karşılaşacağını az çok tahmin edersiniz. Şahsen tavsiye ettiğim, ilginç ve iddialı bilgilerle dolu bir kitap. İyi okumalar.

Kitaptan alıntılar;

"XIII. Yüzyılda Haçlı Seferinde tam 95000 küçük çocuk Papaların teşviki ile sefere iştirak ettirilmiş, bunların 40000'i Alp Dağlarını geçerken ölmüşler, geri kalan çocuklar Arap orduları tarafından esir alınmış, Müslüman olmuşlardır. Bugün Ortadoğu halkı içinde az da olsa görülen sarı saçlı, yeşil gözlü insanlar bu çocukların soyundandır."

"Vatikan'ın Haçlı Seferleri düzenleme sebeplerinden biri de, Hristiyan din adamlarının sefer sırasında gerçek incileri bulup imha etmek istemesiydi."

"Peki, bu harf devriminin amacı tam olarak neydi? İnönü yıllar sonra hatıratında şöyle itiraf ediyordu: Harf inkılabı bir okuma yazma kolaylığına bağlanamaz. Harf inkılabının bizdeki tesiri ve büyük faydası kültür değişimini kolaylaştırmasıdır."

"Thomas Babington Macaulay 1835'te yayımlanan makalesinde şunları yazıyor: "İngiliz dili ve kültürünü tüm Hindistan'da yayarak öyle bir insan grubu oluşturacağız ki bunlar kanları ve renkleri itibariyle Hintli ama zevkleri, dünya görüşleri, zihinsel yapıları bakımından İngiliz olacaklar"

"Dünyada tecavüz sahneleri ile ünlenmiş iki artistin olduğu Türkiye gibi başka bir ülke yok. Neden bahsettiğimi anladınız. Tecavüzcü Coşkun, Nuri Alço. Bunlarla gençler tecavüze teşvik edildi. Bunların tamamı bahsettiğimiz lobilerin projeleriydi."

"...Fransız fizikçi Pier Curie şöyle diyordu: "Kral Şarlman İspanya'yı Müslümanlardan aldığında, Gırnata Sarayı'nın meydanında, bir milyon el yazması eseri şenlikler yaparak yaktırdı. Bunlardan bize sadece 30 eser intikal etti. Biz bu 30 eserle atomu parçaladık ve Ay'a çıktık. Eğer o yakılan kitapların yarısı kalsaydı, bugün galaksiler arasında seyahat eder olacaktık..."

"İmamunddin Ebu Hayyan'ın hadis dersleri verdiği kürsüde bugün papazlar günahlarını itiraf edenlere cennetin anahtarını dağıtıyorlar. Büyük bir org, Mozart'tan senfoniler çalarken siyaha bürünmüş yaşlı kadınlar mum yakıyorlar. Şimdilerde Ulu Cami'nin minaresinde büyük bir çan çalmakta.."

"Avrupalı kadınlar, güzel kokuları ve kremleri Haçlı seferlerinden sonra öğrenip kullanmaya başladılar."

"İspanya'yı 36 yıl boyunca diktatörlükle yönetmiş olan General Franko'yu, ülkeyi bunca yıl diktatörlükle nasıl yönettiklerini sorduklarında "3F formülüyle. Fadu(müzik), fiesta(eğlence), futbol" diye cevap verdi"


Yorumlar

  1. bu kitapı okuyanların A.B.D. nin gizli tarihi(oliver stone ve peter kuznick) kitabını da okumasını tavsiye ederim

    YanıtlaSil
  2. Kitabı bir solukta okudum. Gerçekten Türkiye üzerine oynanan oyunları,israilin kurulma amacını tüm gercekleri ile anlatıyor.

    YanıtlaSil
  3. Gerçekten merak edip aldım verdiğim para helal olmasın Atatürk gibi büyük bir deha küçük zekalı biri tarafından elestirilmis yazık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sizlerin hayatında Atatürkten başka kimse yok zaten dünyayi kuran o insanları yaşatan o seni mal gibi eden o

      Sil
    2. sen gibilerin hayatında Atatürkten başka kimse yok dünyayı kuran insankarı doyuran savaş dehası sizleri ne yedirip içiriyolar ki beyinler hala 1938 den kalma yazıklar olsun

      Sil
  4. Kesinlikle tarih kitabi diye okullara konulmali.

    YanıtlaSil
  5. Okumalımıyım diye düşünüyorum.ama alıp gözden geçirmek istiyorum.

    YanıtlaSil
  6. Kitabı araştırmadan aldım başlayacaktım fakat tarafsız yazılan bir kitap olmayıp sadece eleştiri içerdiği için kitabın ne amaçla yazılmış olduğunu okudugum yorumlarda ve yazarın hakkında ve sosyal medya hesaplarında ki paylaşımlarından yola çıkarak edindiğim bilgilere göre neleri savunduğunu ve neleri düşman olarak gördüğünü anlayabildim bu bilgilendirme amaçlı bir kitap değil tamamiyla kışkırtma amaçlı bir kitap gibi görünüyor bu sebepten kitabın kapağını açmadan olması gerektiği yere bırakacağım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sadece ülkemiz açısından düşünmeyin bu kitabı bence. İyi okumalar.

      Sil

Yorum Gönder

Yazılarımı okuduktan sonra lütfen yorum yapmayı ve yazılarımı paylaşmayı unutmayın.