RUBAİLER- ÖMER HAYYAM

Ömer Hayyam.. Döneminin ünlü şairi, filozofu, astronomu ve bir çok şeyi. Aynı zamanda Rubaileriyle meşhur Selçuklu döneminde yaşamış bir adam. Hayattayken rubaileri başına iş açmış. Rubaileri 2019 yılında okuyunca neden başına iş açmış anlamak zor değil. Zira bu dörtlükler genelde şarap, kadın, aşk ve meşk içerikli. Şimdi diyebilirsiniz ki "bunda ne var, herkes aşk, kadın ve şarap konulu şiirler yazabilir" Evet bence de yazabilir. Fakat Ömer Hayyam bu dörtlüklerini Allah'a isyan eder gibi yazdığı için bence bir problem var. Aşağıdaki alıntıları okuyunca ne demek istediğimi anlayacaksınız. Ömer Hayyam'ı hiç araştırmasak bile sadece dörtlüklerden bilgili bir adam olduğunu sezebiliriz. Bu bilgisi tek bir alanla da sınırlı değil. Bu alanların içinde din olduğu da sugötürmez bir gerçek. Burada kendi kendime düşündüm. Bir insan bilim adamlığının yanında aynı zamanda ilim adamı da olsa. En azından ilim alanında da bir eğitim almış olsa. Neden Allah'a karşı gelir? Neden dini kurallara bu derece muhalif olur? Tartışılır... Belki de Ömer Hayyam'ın günümüz dünyasında popüler olmasının sebeplerinden biri de bu her şeye muhalif kişiliği. Hatta Ömer Hayyam'a döneminin anarşisti bile diyebiliriz. Kendisinin tek karşı çıkmadığı şeyi ise aradan yüzlerce yıl geçmesine rağmen biliyorum. Şarap.
Velhasıl okumasanız çok bir şey kaybetmeyeceğiniz bir kitap Rubailer. Hatta okumasanız daha iyi bile olabilir. İyi okumalar.


Rubailer'den Seçmeler;

"Ey güzel, sen ki bana derdi derman edensin,
Şimdi: "Çekil önümden" diye ferman edersin,
Senin yüzün canımın kıblesi olmuş bir kez,
Ne yapsın, kıble mi değiştirsin bu can dersin."

"Duru sudan daha temizdir benim sevgim,
Sevgiyle bu oynayış da hakkımdır benim,
Halden hale girer başkalarında sevgi,
Neyse hep odur benim sevgim ve sevgilim."

"Orucumu yiyorsam ramazanda,
Mübarek aydan habersizim sanma,
Çileden gece oluyor da gündüzüm,
Sahura kalkıyorum gün ortasında."

"Şarap iç, bire birdir derde tasaya,
Ne bu dünya kalır, ne öteki dünya,
Ne serin ateştir o, ne can dolu su,
Çabuk ol, bulup içemezsin mezarda."

"Dedim ben artık kızıl şarabı içmem,
Üzümün kanıymış bu, ben kan dökmem istemem,
Göngörmüş aklım şaşırdı: "Sahi mi?" dedi,
Yok canım, şaka, ben nasıl içmem!"

"İki batman şarap, bir buğday ekmeği,
Bir koyun budu, bir de ay yüzlü sevgili,
Daha ne istenir bilmem şu dünyada,
Padişah daha iyisini bulabilir mi?"

"İnsan son nefese hazır gerekmiş,
Nasıl ölürse öyle dirilecekmiş,
Biz her an şarap ve sevgiliyleyiz,
Böylece dirilirsek işimiz iş."

"Kim görmüş o cenneti, cehennemi?
Kim gitmiş de getirmiş haberini?
Kimselerin bilmediği bir dünya
Özlenmeye, korkulmaya değer mi?"

"Şarap küpü önüne serdik seccademizi,
Şarap yakutuyla adam ettik kendimizi,
Umudumuz, meyhanede yeniden bulmak,
Camide, medresede yiten günlerimizi"

Yorumlar