TAHSİN PAŞA- SULTAN ABDÜLHAMİD'İN SIRDAŞI TAHSİN PAŞA'NIN HATIRALARI

Bugün size tanıtacağım kitap yine Abdülhamid'i anlatan bir kitap. Aslında kitap otobiyografi gibi biraz. Zira kitap tamamen Sultan Abdülhamid'in şu sıralarda oldukça meşhur paşası Tahsin Paşa'nın hatıratı. Kitapta Sultan Abdülhamid'i ve devrini Tahsin Paşa'nın gözünden görmeniz mümkün. Her ne kadar Tahsin Paşa hatıratında meseleleri olduğu gibi yazdığını iddia etmişse de ben şahsen buna pek inanmadım. İllaki yazılan olaylarda belki az da olsa bir taraf tutma vardır diye düşünüyorum. Kitabı bir roman gibi düşünmeyin. Bu yüzden de bir akıcılık beklemeyin. Zira kitabın tarihi bir değeri var. Tarihi kitaplarda haliyle biraz sıkabilir. Ancak şunu kesinlikle söyleyebilirim ki günümüzü anlamak için başvuracağınız kaynaklardan bir tanesi. Abdülhamid devrini biraz okuyorsanız ister istemez günümüzle bağlantı kurarsınız. İşte Tahsin Paşa'nın anlattıkları olaylarda aslında sadece oyuncular değişmiş. Oyun aslında aynı. Bu sebeple kitabın bazı bölümleri altı çizilerek okunmasını tavsiye ederim. Kitapta dediğim gibi Abdülhamid devri ile alakalı her şeyi bulabilirsiniz. İç politika, dış politika, jurnalcilik, ekonomi, yönetim anlayışı vs. Ancak bunlardan belki en önemlisi değil ama Tahsin Paşa tarafından en çok üstünde durulan şey Sultan'ın vehimli halleri. Yani ciddi manada Sultan'ın bu yönüne vurgu yapmış Tahsin Paşa. Tahsin Paşa'nın yazdığına göre etrafındakiler jurnalcilikle Sultan Abdülhamid'in vehmini körüklemişler ve haklı, haksız birçok kişinin canını bu şekilde yakmışlar. Ama şöyle düşündüğüm zaman koskoca bir imparatorluk yönetirken ve hem de o devirde yönetirken herkesten ve her şeyden şüphe etmek biraz doğal gibi geldi bana. Ama tabi o devirde yaşamış birisi olanların bir kısmını günümüzden daha düşük önemde görmüş olabilir. Olayın önemi gelecekte daha iyi anlaşılır.Şimdi, şu anda belki de 100 yıl sonrası için çok büyük bir hayatı yaşıyoruz. Ama kaçımız bunun farkındayız. Son olarak bu kitabın çok eski bir basımını(1930'lu yıllar galiba) ilk olarak alıp okumaya başlamıştım. Sonradan bir yerden kitabın 2017 basımı denk geldi. Bu güncel basımı okurken eskisini daha zevk alarak okuduğumu fark ettim. Tabi eski basım olanında Osmanlıca daha hakimdi. Buradan da naçizane şunu anladım. Çok eskiden yazılmış bir metni orjinal hali il okumak daha keyifli ve yazarını bu şekilde daha iy anlıyorsunuz. Velhasıl o dönemi anlamak için kesinlikle okunması gereken bir kitap. Ne demiş Üstad Necip Fazıl "Abdülhamid'i anlamak her şeyi anlamak olacaktır"




Yorumlar